Makrofajlar Nedir?
Makrofajlar, bağışıklık sisteminin bir enfeksiyona veya hasarlı veya ölü hücrelerin birikimine yanıt olarak oluşan önemli hücreleridir. Makrofajlar, hedef mikropları veya hücreleri tanıyan, içine alan ve yok eden büyük, uzmanlaşmış hücrelerdir. Makrofaj terimi, Yunanca büyük anlamına gelen “makro” kelimesi ve yemek anlamına gelen “fajein” terimlerinin birleşiminden oluşur. Yani zararlı patojenleri öldürüp yok eden “büyük yiyici” hücrelerimizdir.
Makrofajlar, bağışıklık sisteminin beyaz kan hücrelerinin ana gruplarından biri olan monositlerin farklılaşmasıyla oluşur. Doku hasarı veya enfeksiyonu olduğunda, monositler kan dolaşımından ayrılarak etkilenen doku veya organa girer ve makrofaj haline gelmek için bir dizi değişikliğe uğrar. Makrofajlar, çeşitli mikroplar ve istilacılarla savaşmak için kendilerini farklı yapılar oluşturmak üzere değiştirebilme yeteneğine sahiptir. Bu şekilde, makrofajlar vücudumuzun enfeksiyondan korunmasında ilk savunma hattını sağlar.
İnsanlarda bulunan makrofajların çapı yaklaşık 21 mikrometredir. Diğer kan hücrelerinden farklı olarak aylarca hayatta kalabilirler: Ek olarak spesifik olmayan veya doğuştan gelen bağışıklığın geliştirilmesinde de rol oynarlar. Bu tip bağışıklık, makrofaj bir mikrobu sindirdikten sonra, diğer beyaz kan hücrelerini istilacı patojenin varlığına karşı uyarmak için patojen antijenini yüzeyinde göstermesiyle elde edilen uzun süreli bir bağışıklıktır. Diğer beyaz kan hücreleri daha sonra çoğalır ve patojene karşı bir bağışıklık tepkisi oluşturur.
Ek olarak, ileride yeniden aynı patojen ile enfeksiyon oluşması durumunda, antijeni gösteren patojen doğrudan antikorlar tarafından tanınarak ortadan kaldırılabilir. Böylece makrofajların rol oynadığı uzun süreli bağışıklık hafızası ile önceki düşman erkenden tanınarak yok edilir.
Makrofajların vücuttaki işlevlerine göre farklı isimleri olabilir. Örneğin beyinde bulunan makrofajlara mikroglia denir. Karaciğer sinüzoidlerinde bulunan makrofaj hücrelerine kupffer hücreleri denir.